ANIZ YANGINLARI BASIN DUYURUSU

Ülkemizde ve İlimizde hasat sonrasından sonbahar aylarına kadar olan süreçte anız yangınları görülmektedir. Bazı çiftçilerimiz toprağı daha kolay işleyebilmek için hasattan sonra arazide kalan anızları ateşe vermektedir.

Anız yakmak toprağa zarar verdiği gibi; ateşin yayılmasıyla etrafındaki tarım ve orman alanları ile yerleşim yerlerinin yanarak zarar görmesine insan ve hayvanların hayatını kaybetmesine de sebep olabilir. Diyarbakır ve Mardin illerinde meydana gelen yangın afetinin bir daha yaşanmaması için arazilerde anızları ateşe vermemeli ve yangın çıkartabilecek yanıcı materyalleri doğaya atmamalıyız

.

Anız yangınları;

Toprak içerisindeki faydalı canlılar ve topraktaki organik maddeler yanarak yok olduğu için toprak verimliliği düşmekte, toprakların zamanla çölleşmesine neden olmaktadır.Anız yakılması su ve rüzgâr erozyonunu artırmakta, bu nedenle toprağın en değerli üst katmanları rüzgâr ve su ile taşınarak yok olmaktadır.

Anız yakma sonucunda doğal denge bozularak zararlı böcekler ve hastalıklar çoğalmaktadır. Anız yangınlarına engel olmak amacıyla; toprak yüzeyine yakın hububat hasatı yapılmalıdır, geriye kalan anız sap parçalayıcı makineler ile parçalanarak toprağa karıştırılmalıdır. Bu şekilde bir toprak işleme ile anızın toprağa karıştırılması toprağa birçok fayda sağlar ve anız yakmanın doğuracağı zararlar da önlenir.

Anız yakıldığını gören ve duyan çiftçilerimiz, derhal idari ve adli mercilere veya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne haber vermelidir. Anız yakma yasağına uymayanlar hakkında 2024 yılında da 2872 sayılı Çevre Kanunu, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu ile 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 32. (Emre Aykırı Davranış) maddeleri gereğince cezai işlem yapılacaktır.’